HaberManşetÖzel Okul Öğretmenleri ve Emekçileri

SAYGI GÖREN BİR MESLEK, LAİK, BİLİMSEL EĞİTİM, İNSANCA YAŞANABİLİR BİR ÜCRET İÇİN ÖĞRETMENLER BİRLİK OLMAYA

Bugün 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü.

2022-2023 eğitim-öğretim yılında biz özel kurumlarda çalışan öğretmenler, 5 Ekim’i gittikçe
şiddetlenen sömürü koşullarında, omuzlarımızda geçinememe yükü ile karşılıyoruz.

Özelleştirmeler yıllar içinde öğretmenlerin çalışma koşulları, iş güvenceleri ve ücretlerinde
büyük bir gerilemeye neden olurken, eğitim patronlar için kazançlı bir sektör haline geldi.

Özel öğretim kurumlarında ekonomik krizi bahane eden fırsatçı patronlar, aldıkları onca
devlet desteğine ve öğrenci başına kazanılan on binlerce liraya rağmen, öğretmenleri açlık
sınırının altında çalıştırmakta ısrar etmektedir.

Bugün özel okullarda, kurs ve etüt merkezlerinde, özel eğitim ve rehabilitasyon
merkezlerinde, kamuda ders ücretli olarak çalışan her öğretmen asgari ücret ve hatta altında
ücretlerle çalışarak öğrencilere eğitim vermeye çabalıyor. Ülkemizde hemen her özel kurum
öğretmeni, en az 2 işte çalışarak geçimini sağlamaya çalışıyor.

Aniden ve hukuka uygun olmadan kapanan okullar nedeniyle pek çok öğretmen bu zorlu
ekonomik koşullarda işsizliğe mahkûm ediliyor. Öğretmenler sözleşme bitiminde istifaya
zorlanarak kıdem tazminatı haklarından mahrum bırakılıyor, patronlar öğretmenlere devlet
tarafından verilen eğitim öğretim ödeneklerine el koyuyor.

Eğitim emekçileri hızla artan yaşam masraflarını açlık sınırının altındaki ücretlerle
göğüslemeye çalışırken, gerek çalıştıkları okulların patronları gerekse iktidar tarafından türlü
hakaret ve zorbalığa maruz kalıyorlar.

Öğretmenlerin geçinme sorununa kulak tıkayan MEB, eğitimdeki tüm sorunların sebebi sanki
öğretmenlermiş gibi, öğretmenlik mesleğinde uzmanlığımızı şaibeli sınavlarla defalarca
sınava çekiyor.

Biz öğretmenler, eğitimin ticarileşmesinin alınıp satılır hale getirilmesinin sonuçlarını yaşayan
önemli bir meslek grubuyuz. Ülkemizdeki siyasi iktidarların patronlardan ve sermayeden
yana tavrı, eğitimin içeriğinin ve niteliğinin de değişmesine neden oldu. Dinin etkisinin
artması ticarileşme, özelleştirme ile at başı gitti ve öğretmenlerin evrensel hakları ve
kazanımları patronlara feda edildi.

Sorunlarımızın çözümünü belirsiz bir tarihe ötelenen yasa değişikliklerini veya seçimleri
beklemeyi önerenler, öğretmenlerin bu koşullarda yaşamak için biraz daha dişini
sıkabileceğini varsayıyorlar.

Oysa patronlar bir yılda milyonlarca liralık ciro elde ederken, tükenme noktasına gelen
öğretmenlerin açlık sınırının altında yaşamaya bir gün daha tahammülü yok! Kamu
öğretmenlerine ücret denkliği önündeki engel patronların ta kendisidir!

ÖĞRETMENLER İÇİN ÜCRET MÜCADELESİ BİR YAŞAM VE HAYSİYET SAVAŞI HALİNE
GELMİŞTİR.

BİRLİK SENDİKALI ÖĞRETMENLER OLARAK, ÜCRETLERİMİZİN ARTIRILMASI İÇİN
SEFERBERLİK İLAN EDİYORUZ!

BİRLİK SENDİKALI ÖĞRETMENLER OLARAK LAİK, BİLİMSEL EĞİTİM İÇİN MÜCADELEMİZİ YÜKSELTECEĞİZ.

YARINI BEKLEMEYECEĞİZ! DERİNLEŞEN SÖMÜRÜYE YANITIMIZ, VERDİĞİMİZ ÖRGÜTLÜ MÜCADELEDİR!

Birlik Sendikası olarak ilan ediyoruz:

1. Asgari ücretin altında öğretmen çalıştırmak veya öğretmenleri elden para alışverişine
zorlamak hukuk ve insanlık dışıdır. Birlik Sendikası, bu uygulamalara derhal son
vermeyen kurumlar hakkında gerekli yaptırımların uygulanması için her tür yasal
adımı atacaktır.

2. Öğretmen ücretlerinin asgari ücret seviyesine geriletilmesi öğretmenin çalışma
koşullarında esaslı değişiklik niteliğindedir. Asgari ücrete getirilen artışlar rakamsal
olmaktan çıkarılıp, en az aynı oranda öğretmen ücretlerine de yansıtılmalıdır.

3. Birlik Sendikası üyesi öğretmenler, insanca yaşayacak ücret için mücadele eder. Eşit
işe eşit ücret ilkesini savunur.

4. Kamu öğretmenlerine sağlanan dil ve aile tazminatı, indirimli ulaşım gibi sosyal
haklar, özel kurum öğretmenlerinin de hakkıdır. Birlik Sendikası, özel kurumlarda
çalışan öğretmenlerin bu haklardan yararlanması için mücadele eder.

5. Eğitim öğretim ödeneklerinin Ekim ayı içinde, tek seferde ve ücrete ek olarak
ödenmesi zorunludur. Devletin öğretmenler için ödediği bu ücrete patronların el
koyması kabul edilemez. Birlik Sendikası, eğitim öğretim ödeneğini öğretmene
zamanında ve usule uygun şekilde teslim etmeyen her patronun karşısına çıkmaya
hazırdır.

6. Öğretmenler, meslek tanımları dışında yer alan hiçbir işi yapmaya zorlanamaz.
Toplantı, veli görüşmesi, etüt, etkinlik vb. her uygulama ücrete tabi olmalıdır. Birlik
Sendikası ek ders, ek mesai ve diğer işlerin ücretlendirilmesi hususunu bulunduğu
okullarda sözleşmeler düzeyinde takip altına alır.

7. Öğretmenlerin kıdem tazminatı hakkını önleyen istifa baskısına derhal son
verilmelidir.

8. Birlik Sendikası, 2018 yılında Yargıtay kararıyla kaldırılan işe iade ve ihbar tazminatı
hakkının özel kurumlarda çalışan öğretmenlere iade edilmesini savunur.

9. Maaş hesapları yoluyla oluşturulan banka promosyonları, basitçe patron-banka
anlaşmalarından ibaret değildir. Bu promosyonlar, öğretmenler okullarda çalıştığı ve
ücretlere hak kazandıkları için oluşturulur. Birlik Sendikası, banka promosyonlarının
öğretmenlere ödenmesi için okullarda mücadele başlatır.

10. Okulların eğitim öğretim dönemi içerisinde ve yaptırıma tabi olmadan kapatılması,
öğretmenlerin iş güvencesi ve ücret hakkına tehdit oluşturmaktadır. Öğretmenlerin
en temel hakkı olan çalışma ve ücret hakları, eğitim sektöründeki patronların
keyfiyetine terk edilemez. Milli Eğitim Bakanlığı, denetleme görevini yerine
getirmelidir.

Özel kurumlarda patronlara karşı verilen mücadelede Birlik Sendikalı öğretmenler sayısız
kazanıma imza attı.
Daha yüksek ücretler ve insanca yaşam için mücadele etmek isteyen her öğretmeni bu
taleplerde birleşmeye, Birlik Sendikası’na üye olmaya davet ediyoruz.

GÜCÜMÜZ BİRLİĞİMİZDİR!

YAŞASIN 5 EKİM DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ!

YAŞASIN ÖĞRETMENLERİN ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİ!

BİRLİK SENDİKALI ÖĞRETMENLER

Facebooktwitterlinkedinmail